İnsan Vücudu Hakkında Şaşırtıcı Gerçekler

İnsan vücudu dünyadaki en karmaşık mekanizmalardan biridir. Vücudumuzdaki mekanizma solunum, sindirim, dolaşım ve sinir sistemleri gibi sistemlerde karmaşık yapılara sahiptir. Vücudumuzu çevreleyen sinirlerden toplardamarlara, yüksek çözünürlüklü gözlerimizden sağlıklı saçlarımıza kadar vücudumuzda birbirinden farklı ve şaşırtıcı organ ve yapılar bulunur. Her yeni keşifle birlikte tıp dünyasını ve insanları şaşırtacak vücut özellikleri keşfediliyor. Vücuda dair bu şaşırtıcı gerçekleri merak ediyorsanız “İnsan Vücudu Hakkında Şaşırtıcı Gerçekler” adlı yazımıza göz atabilirsiniz.

Kadınların saç tellerinin kalınlığı erkeklerin saç kalınlığının yarısı kadardır.

İnsan vücuduyla ilgili bu bilgiyi biraz gerçekçi bulmayabilirsiniz ancak erkeklerin saçları kadınların saçlarının iki katı kadar kalındır. Bu kalınlıktan dolayı uzun saçlı erkeklerin saçlarına şekil vermesi zorlaşır. Saç kalınlığı dünyanın farklı yerlerinde yaşayan insanlar arasında farklılık gösterir.

El tırnakları ayak tırnaklarından 4 kat daha hızlı uzar.

Bu farklılık beslenme, cinsiyet ve yaşam aktivitelerine göre kişiden kişiye değişse de el tırnakları ayak tırnaklarından daha hızlı uzar. Bu farklılığın nedenini ortaya koyan teoriler bulunmaktadır. Öncelikle tırnaklar kalbe daha yakın olduğundan daha fazla besin ve oksijen alırlar. Ayak tırnakları kalpten uzak olduğundan az beslenir ve yavaş uzar.

İnsan mide asidi bir jileti eritebilecek kadar güçlüdür.

Midemizde pek çok farklı yapı taşı bulunmaktadır. Bunlardan biri olan hidroklorik asit, farklı özellikleriyle dikkat çekmektedir. Bu asit sayesinde midenize giren birçok plastik ve ahşap türevi nesneyi yok edebilirsiniz. Bazı varsayımlara göre bir metali, yani usturayı bile midenizde kolaylıkla eritebilirsiniz.

Kadınların kalbi erkeklerinkinden daha hızlı atar.

Kadınların kalbi erkeklerin kalbine göre daha hızlı kan pompalar. Bunun nedenleri kadınların kalp şekli ve küçük boylarıdır. Erkeklerde ve kadınlarda kalp hastalıklarına yönelik farklı muayene ve tedavi yöntemleri bu teoriyi haklı çıkaracak gibi görünmektedir.

Saçlarımız ortalama 3 ile 7 yıl arasında yaşayabilir.

Saçlarımız vücudumuzun en güçlü kısımlarından biridir. Saçlarımızın 3 ile 7 yıl arasında bir ömrü vardır. Anladığımız kadarıyla saçlarınız kısa ömürlü değildir ve hayatınızdaki birçok olaya tanıklık eder. Saçlarımızın bir diğer özelliği ise oldukça güçlü olmasıdır.

Beyin arasındaki gelen ve giden sinir yollarındaki hız 322 km/saat’e ulaşabilmektedir.

Sizi şaşırtacak bir diğer vücut özelliği ise beyindeki iletim yollarındaki mesajların 322 km/saat hıza ulaşabilmesidir. Dış uyaranlara verilen tepkileri gözlemlediğimizde bu sayıların olması normaldir. Çevremizdeki tepkilere ve acılara hızlı tepki vermemiz bu hızın kanıtıdır.

İnsan gözleri o kadar keskindir ki düz bir yüzeyde olsaydınız yanan bir mumu 30 mil öteden görebilirdiniz.

Vücuda dair ilk bakışta şaşırtıcı bilgiler gibi görünse de insan gözleri oldukça keskindir. Gözlerimizdeki çözünürlüğü kamera lensleriyle karşılaştırmak bile hata olur. Bu netlik, tabii ki düz bir zemin olması koşuluyla, 48 km öteden yanan bir mumu görmenize olanak sağlıyordu.

DNA kod dizilerimizin %50’si muzla aynıdır.

İnsan vücuduyla ilgili şaşırtıcı bir gerçek olsa da DNA’mız muzun yarısına benziyor. İnsan DNA’sının şempanzelere benzerliği yaklaşık %95’tir. Dünyadaki pek çok canlı türünün DNA benzerlikleri hayret vericidir.

Sahip olduğumuz en büyük organ ince bağırsaktır.

Bir diğer şaşırtıcı gerçek ise ince bağırsağımızın insanın yaklaşık dört katı büyüklüğünde olmasıdır. Üstelik bunu dar bir karın boşluğunda kıvranarak yaratması hayret vericidir. İnce bağırsak, besinlerin emiliminde ve yağların sindiriminde rol oynar.

Beyin geceleri gündüze göre daha aktiftir.

Normal düşündüğünüzde beyninizin gündüz saatlerinde daha aktif çalıştığını düşünebilirsiniz. Aslında mantıklı bir düşünce bu yönde olabilir ama beyin geceleri daha aktiftir. Bu aktivite gördüğünüz hayallerle ilişkilidir. Kısacası uyumaya başladığınızda beyniniz gündüze göre daha fazla çalışır.

Vücudumuz 30 dakikada 2 litre suyu kaynatmaya yetecek kadar enerji üretir.

Vücudumuzun 30 dakika boyunca ürettiği ısıyı toplayabilseydik, bu ısıyla 2 litre suyu kaynatabilirdik. Suyun kaynama sıcaklığının 100 derece olduğunu varsayarsak vücudumuzun ürettiği ısı gerçekten şaşırtıcı derecede tuhaftır.

Bir insan hayatı boyunca 24.000 litre tükürük üretir, bu miktarla iki yüzme havuzunu doldurabiliriz.

Ağzımızdaki tükürük bezlerinde üretilen tükürük, ağız sağlığımızın korunmasında temel rolü oynar. Anne karnından son nefesimize kadar çalışan tükürük bezlerinin bu kadar tükürük üretmesi oldukça şaşırtıcıdır.